30 Temmuz 2009 Perşembe

U18 Millilerin, Finlandiya maçları kadrosu


Sorumluluğunu Müfit Erkasap'ın, Teknik Direktörlüğünü Abdullah Ercan'ın yapacağı U18 Milli Takımımızın (01.01.1992), 4 ve 6 Ağustos 2009 tarihlerinde Finlandiya ile deplasmanda oynayacağı özel maçların aday kadrosu açıklandı. Aday kadroya davet edilen oyuncular 31 Temmuz 2009 Cuma günü saat 12.00'de, TFF Beylerbeyi Atatürk Eğitim ve Araştırma Merkezi Tesisleri'nde toplanacak.

U18 Milli Takımı aday kadrosuna şu oyuncular davet edildi:

Orhan GÜLLE, Furkan ŞEKER, Sercan HACIOĞLU (Beşiktaş A.Ş.), Emre PEHLİVAN, Muhammet DEMİR (Bursaspor), Onur KARAKABAK (Fenerbahçe), Berkin Kamil ARSLAN (Galatasaray A.Ş.), Efşan GEÇKİN (Gençlerbirliği), Armağan KUŞ (Kayserispor), Hasan Ahmet SARI (Trabzonspor A.Ş.), Oğulcan GÖKCE, Süleyman ÖZDAMAR (Altay), Okan SALMAZ (Adanaspor A.Ş.), Ömer Ali ŞAHİNER (Konya Şekerspor), Ömer KAHVECİ (Adana Demirspor), Ufuk ÖZBEK (FC Schalke 04), Gökay IŞITAN (Hamburger SV), Kamil Ahmet ÇÖREKÇİ (Millvall FC).

U18 Milli Takımı'nın, Finlandiya maçları programı şöyle:

Tarih-Saat

Ev Sahibi

Skor

Misafir

Stat

04.08.2009 -17:00

Finlandiya

-

Türkiye

Eerikkila Sports Institute

06.08.2009 -17:00

Finlandiya

-

Türkiye

Eerikkila Sports Institute

26 Temmuz 2009 Pazar

25 Temmuz 2009 Cumartesi

2010'a az kaldı Mami nerede?


Daha 11 yaşındayken yıldızı bir anda parladı. Televizyon programlarının ve spor gazetelerinin manşetlerine taşındı. Allah vergisi yeteneğe sahipti. 3 milyon dolara Barcelona'ya transfer oldu denildi. Transferi yılan hikayesine döndü. Barcelona türk basınında çok fazla yer aldığı için transferden vazgeçmişti. Bunu ben söylemiyorum. Futbol Extra dergisine o dönemde açıklamalarda bulunan Katalan ekibinin temsilcisi Necmettin Çelikhan, 'Muhammed reyting kurbanı oldu. Türkiye'nin futbol tarihine geçecek transfer, reklamlara kurban gitti' dedi. Santra programında canlı yayında top şov yaptırıldı. Telegol'de yine sov yaptığı bir maç yayınlandı. bir anda Türkiye'nin gündemine oturdu. Messi, Ronaldinho hatta Maradona denildi. O günlerde Ntv Beşiktaş muhabiri abimiz Gökmen Örkmez kendisiyle özel bir röportaj yapmıştı. Bizim Mami'nın söyledikleri aynen şöyle "Allahıma şükrediyorum. Boyum uzarsa katılacağıma inaniyorum. Şuanda ben izliyorum kendimide değerlendiriyorum. Bir tek fiziğim farklı diye düşünüyorum. (Fiziğiyle ilgili bişey söylüyor ama burayı Ntv kırpmış :) ) onlar gibi oynayabileceğimi düşünüyorum. Benim büyüme hormonu problemim var. Ben şuanda iğne kullanıyorum. Messi gibi olmak isterim tabi. Çalışıp elimden geleni yapacağım" diyor. Son iki yıldır adını dahi duymuyoruz hiç bir yerde. Son olarak U 14 Türkiye Şampiyonası finalinde Bucaspor karşısında forma giydi. Takımı 3-0'lık galibiyetle şampiyonluğa uzanırken M. Demirci 2 gol birden attı. Hala kendi yaş grubunda mücadele ediyor. Sanırım boyu uzamadı hala. 2010 Dünya Kupası yaklaşıyor. Ama Muhammed hala Beşiktaş U 14'de... Bırakın A milli takımı U15 Milli takımına bile daha çağrılmamış durumda. HATTA MİLLİ BİLE OLAMADI. Not:( Yine Muhammed gibi 1995 doğumlu ve Fenerbahçe alt yapısında forma giyen Berkay Şimşek şimdiden 5 kez milli olmuş ve 2 de gol atmış) 2010 Dünya kupası onun için Hayal olacak galiba. Neyse Mami üzülme Türkiye 2010'a giderse sende izlemeye gidersin :):):)

Biri KARTAL öteki PEHLİVAN...




Erhan Kartal ve Emre Pehlivan'dan bahsediyorum. Erhan Denizlispor, Emre ise Bursaspor alt yapısında. Geçen sezon ikisi de paf takımda mücadele ediyordu. Ama diğer oyunculardan farkı vardı bu oyuncuların. 1993 doğumlular bilmeyenler için yazayım geçen sezon paf liginde alt limit 1990 lı oyunculardan oluşuyordu. Hatta her kulüp 1989'lu kaleciler de takımda tutabiliyordu. Erhan ve Emre aynı zamanda U16 milli takımında da görev yapıyorlar. Erhan geçen sezon 26 maçta oynadı ve 1 de golü var ayrıca 5 kezde milli takıma çağrıldı. Emre Pehlivan ise alt yapıları takip edenlerin duyduğu bir isim. Paf liginde geçtiğimiz sezon 28 maçta forma giydi ve rakip ağlara iki de gol bıraktı. Orta alanın ortasında mücadele ediyor yaşıtlarına göre fiziği çok iyi. Yaklaşık 20 gün önce Nevizade'de arkadaşlarımla buluşmuştum. Alt yapıdan konu açıldı. Bursalı bir arkadaşımın kardeşi Emre'nin arkadaşıymış ve bu sezon A takıma çıktığını söyledi. Geçtiğimiz sezonun devre arasında Ertuğrul Sağlam kendisini kadroya çağırmış Hacettepe ve Denizlispor ile oynanan maçlarda görev vermişti. Genç değil çocuk yaştaki bu oyuncu 1 gol atmış birde asist yapmıştı. O nedenle Açıkçası hiç şaşırmadım. Bu arada unutmadan yazayım 20 kezde milli olmuş ve Ay yıldızlı formayla 6 golde atmış bir oyuncu. ve ve ve ve Sadece 16 yaşında... A takımda...

Teşekkürler ÜLKER...


Futbol Federasyonu İstanbul İl Temsilciliği ile Ülker'in birlikte organize ettiği Ülker Mini Minikler Futbol Şenliği, bugün yapılan maçlarla sona erdi.

8-10 yaş grubunda, 210 erkek, 16 bayan olmak üzere toplam 226 takımın katıldığı şenlikte yaklaşık 10 bin çocuk futbol oynama imkanına ulaştı. Futbol Federasyonu Beylerbeyi Tesisleri'nde 18 Haziran tarihinde start alırken, kapanış ise 8 takımın katılımıyla Beşiktaş Fulya Tesisleri'nde gerçekleştirildi.

Geçen günlerde yaşamını yitiren Beşiktaş'ın unutulmaz futbolcusu ve spor yazarı Vedat Okyar anısına ithaf edilen ve bir anma töreni düzenlenen şenliğin kapanış gününe, erkeklerde Terazidere, Dudullu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş, kızlarda ise Kireçburnu ile Artukbey katıldı.

Erkek ve bayan olmak üzere 21 grupta ve 22 farklı sahada oynanan maçlarda HERKESiçinFUTBOL (HİF) hakemleri görev yaptı. Ülker'in sponsor olarak desteklediği UEFA'nın talimatları doğrultusunda, HiF kuralları çerçevinde, 8'er kişilik takımlarla, yarım sahada, 25'er dakikadan 2 devre oynanan maçlarda ofsayt kuralı uygulanmadı. Çocuk futbolunun en önemli unsuru olan antrenör-oyuncu ilişkisinin de çerçevesi kurallarla belirlendi; rencide edici azarlama ve hakaret ceza kapsamına alındı.

Organizasyonda Fenerbahçe, yaptığı 2 maçı da kazandı. Sarı-lacivertli takım, önce Beşiktaş'ı 3-1 yenerken, ardından Galatasaray'ı da 4-1'lik skorla geçti. Galatasaray ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi karşısında 2-1 galip gelirken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de Beşiktaş'ı 2-0 yendi.

Bu arada günün diğer karşılaşmasında Dudullu, Terazidere'yi 4-2, kızlar maçında ise Kireçburnu, Artukbey'i 2-1'lik skorlarla geçti.

Spor basını nerede?


Spor camiasında yer alan muhabirler, yazarlar, spor müdürleri kısaca spor camiası hep Avrupa'daki kulüplerden örnek göstererek eleştirir Türkiye'deki spor kulüplerini. Soruyorum hangi kanalda alt yapıyla ilgili haber ya da program görüyorsunuz. Yok... Neymiş raytingi yok kusura bakma o zaman kulüpleri eleştirme hakkınızda yok. Yaz dönemi kamplarda çıkar biri atar bir gol zaten haber sıkıntısı vardır çıkarırsınız manşetlerinize (oda mecburiyetten zaten) bunu ötesine geçmez alt yapı eğiliminiz. Siz gündeme getirinki kulüpler dikkate alsın. A takıma çıktıktan sonra zaten herkes görüyor alt yapıdaki oyuncuyu önemli olan o ordayken kaleme alın mikrofonu uzatın. Haksızmıyım. Kendime soruyorum bence değilim. Türkiye'de lisanslı futbolcu sayısı az bunu herkez biliyor kaç kere kaleme aldık ki? Kaç kez üzerinde durduk ki? Klasik türk basını yaklaşımı işte. İğne bize çuvaldız başkasına.

Güle güle Fatih İbradı...



Beyfendiydi. En son konuşmamızda buraya tırnaklarımla kazıyarak geldim demişti. Galatasaray alp yapı koordinatörü sevgili Fatih İbradı dün duydum görevden alınmış. Revizyona gidilecekmiş. Ajax alt yapısı örnek alınarak çeşitli düzenlemelere gidilecekmiş. Hollandalı bir hoca alt yapının başına getirilecekmiş. miş miş miş!!! Böyle devam ediyor basında yer alan haberler. 15 yılını bu kulübe adamış hemde ne sıkıtılarla görev almış bu kadar basitmi kovmak! Frank Rijkaard giderse ne olacak çeşitli düzenlemeler, revizyonlar, alınacak önlemler ne olacak bunlar... Feldkamp'ın arkasındanda gitmişti yönetim...

24 Temmuz 2009 Cuma

Altyapı deyince akla gelir: Ajax


Dünyanın en fazla tanınan kulüplerinden olan Ajax, çok başarılı ve popüler. Ajax’ın bu kadar tanınmasının en büyük nedenlerinden biri kuşkusuz alt yapıya verdiği önem. Belki de Ajax bu konuda dünyadaki en iyi kulüp.

Hollanda’da yıllardan beri kulaktan kulağa yayılan bir şaka var ki, bu Ajax’ın alt yapısına ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Hollandalı bebeklerin ilk sözü ne anne, ne de baba, Ajax. Bir çok Hollandalı bunu onaylarken, buna kesinlikle karşı çıkan bir gurup var. Onlar tabii ki Ajax’ın en büyük rakibi olan Feyenoord’un taraftarları. Onlar buna inanmak istemeseler de Ajax, Hollanda’nın en başarılı, en ünlü ve popüler kulübü.
Ajax, Amsterdam’da inanılmaz bir şekilde destekleniyor. Tarafsız ziyaretçiler bunun biraz abartıldığını düşünebilirler fakat hayatlarında bir kez bile olsa Ajax’ın ArenA Stadı’nı görmüş olsalar, kesinlikle görüşlerini değiştireceklerdir. Şehrin hemen dışında bulunan stad, dışarıdan bakıldığında spor kompleksinden çok bir uzay gemisine benziyor ve tamamen Ajax kulübüne ait.
ArenA’nın içindeki hemen hemen herşey Ajax’ın renkleri olan kırmızı-beyazla kaplanmış. Kulübün mağazasında, taraftarların hayal edebileceği herşey bulunuyor ve bunlar da Ajax Müzesi’ni ziyaret etmeyi değer hale getiriyor. Burada sadece güzel maçların ve harika gollerin kayıtları yok. Ajaxlı futbolcuların hepsinin fotoğraflarını bulmak mümkün. Ayrıca kulübün 100 yıllık tarihi boyunca kazandığı kupaları ve ödülleri, eski belgeleri, tarihi araç gereçleri yine bu müzede bulabilirsiniz.

AJAX BURADA, AJAX ORADA, AJAX HERYERDE
Kulüp mağazasını ve müzesini ziyaret ettikten sonra asansörle yukarı çıkarak tribünlerdeki yerinizi alabilirsiniz. Stad kapasitesi 51 bin kişi fakat Ajax, bunlardan sadece 43 bin adetini satabiliyor çünkü bu sayının üstüne çıkması yasak. Stadın koridorlarını Cruyff, Neeskens, Hulshoff, Blind, Davids, Seedorf ve Rijkaard gibi yıldızların fotoğrafları süslüyor. Devre arası mı? Sıkılmaya gerek yok. Neden stad içindeki restauranta gitmiyorsunuz? Ajax’ı hatırlatan bir çok şeyi burada da bulabilirsiniz. Ekranlardan, Ajax’ın geçmişte oynadığı harika maçları ve kazandığı muhteşem zaferleri tekrar izleyebilirsiniz. ArenA’nın içinde çok özel bir yer var. Burasının adı “Soccer World”. Bu yiyecek ve içecek standında Ajax’ın eski yıldızlarının isimlerini taşıyan yemekler yiyebilirsiniz. Bunların arasında en çok satanlar ise “Frank de Boer Hamburgers” ve “Rijkaard’s Caesar Salad”.:):):)

Kayserispor Porto olurmu...


Merter Yüce (Altay)
Gökhan Değirmenci (Altay)
Hakan Aslantaş (Gençlerbirliği)
Yaser Mustafaoğlu (Kartalspor)
Serdar Kesimal (Köln B)
Gökhan Emreciksin (Fenerbahçe)
Emrah Bayram (Erzurumspor)
James Troisi (Gençlerbirliği)
Semih Aydilek (Birmingham)
Ömer Şişmanoğlu

Kayserispor bu sezon akıllı bir transfer politikası izledi... Önce Gökhan Ünal'ı sonra'da Mehmet Topuz'u büyük paralara sattı. Belki Porto kadar büyük paralar kazanmadı ama o yolda önemli adımlar attı. Bu sezon transfer ettiği oyuncular çok kaliteli ve yetenekli... 2 yılda büyük bir işe imza atarak Stad yaptılar şimdide doğru bir politikayla transfer yapıyorlar. Özellikle Türk ama avrupa orjinli yaptıkları transferler ilgi çekici. Serdar Kesilal ve Kartalspor'dan alınan Yaser ile Ömer Şişmanoğlu geleceğe yatırım. Aynı politikayı devam ettirsinler başarı zaten gelecektir...

Bu Sezon Lige Damga Vuracak Gençler


1- Gökhan Öztürk Gaziantepspor'da inanılmaz teknik sol ayağı mükemmel 6 aylık bir maç eksiği var ama bunu telafi ederse adından söz ettirecektir.

2- Rıdvan Şimşek, Herkes Beşiktaş'a geldiğinde ismini duydu ama Bank asya birinci ligde Karşıyaka'da banko oynuyordu. 91 doğumlu çok genç 3-4 ay önce Menajerlik yapan arkadaşıma söylemiştim. Pek üzerinde durmadı ama şimdi Beşiktaş'ta... A milli takıma kadar yükselecek kapasitede.

3- Aykut Demir, Hollanda alt yapısında yetişmiş ve milli takımın pek çok kademesinde görev almış bir isim Gençlerbirliği geleceğe yatırım yaptı. Çıplak gözle izlediğim Danimarka maçında enfes oynamıştı. Bu arada stoper oynuyor ve çok iyi oyun kuruyor. Gençlerbirliği maçlarında ismini duymaya başlayacağız.

4- Musa Nizam, Geçen sezon Antalyaspor paf takımdan A takıma yükseldi. Stoper mevkinde oynuyor. Genç ve güven veren bir isim Süper ligde 10 maç oynadı. Mehmet Özdilek'in vazgeçilmezleri arasına girerse şaşırmayın.

5- Eren Albayrak, Bursaspor alt yapısında yetişen kanat oyuncusu bileklerine çok hakim, gecen sezon süper ligde bazı maçlarda forma şansı bulmuştu. Ertuğrul Sağlam ona bu sezon daha fazla şans verecektir. Sercan yıldırım ve Volkan'dan sonra oda adını duyuracak yıldız adayıdır.

U 19'UN İLK ON BİRİNDE 5 GALATASARAYLI


Sorumluluğunu Müfit Erkasap'ın, Teknik Direktörlüğünü Ogün Temizkanoğlu'nun yaptığı U19 Milli Takımımız, Ukrayna'da düzenlenen U19 Avrupa Şampiyonası finallerindeki ikinci maçında Fransa'yı 1-1 berabere kaldı. Ukrayna'nın Mariupul şehrindeki Zapadniy Stadı'nda oynanan karşılaşmada Milli Takımımızın golünü 63. dakikada Sercan Yıldırım kaydederken, Fransa'nın golünü 90. dakikada Alfred N'Diaye attı.

Finallerde B Grubu'nda mücadele eden Millerimiz, ilk maçında İspanya'ya 2-1 mağlup olmuştu. U19 Milli Takımımız, gruptaki son maçını 27 Temmuz 2009 Pazartesi günü Sırbistan ile oynayacak.

Şampiyonada bugün oynanan diğer karşılaşmalarda B Grubu'nda Sırbistan, İspanya'yı, A Grubu'nda ise İsviçre, Slovenya'yı 2-1'lik skorlarla mağlup ederken, Ukrayna ile İngiltere 2-2 berabere kaldı.

Stat: Zapadniy
Hakemler: Jerome Efong Nzolo, Niels Hoeg, Christos Akrivos
Fransa: Remi Pillot, Sebastien Corchia, Alfred N'Diaye, Abdel El Kaoutari, Damien Le Tallec, Yann M'Vila, Frederic Bulot (Dk. 81 Magaye Gueye), Tripy Makonda, Ryad Boudebouz, Joshua Guilavogui, Yacine Brahimi (Dk. 66 Maxime Partouche).
Türkiye:Ergün Emirhan, Serkan Kurtuluş, Sinan Osmanoğlu (Dk. 83 Yavuz Özsevim), Soner Aydoğdu, Sercan Yıldırım (Dk. 90+2 Onur Ayık), Umut Sözen (Dk. 72 Uğur Parlak), Tunay Torun, Çetin Güngör, Rıdvan Şimşek, Murat Akça, Necip Uysal.
Gol: Dk. 63 Sercan Yıldırım (Türkiye), Dk. 90 Alfred N'Diaye (Fransa)
Sarı Kartlar: Dk. 37 Yann M'Vila (Fransa), Dk. 42 Çetin Güngör, Dk. 60 Murat Akça, Dk. 87 Emirhan Ergün (Türkiye).

NOT: Kaleci Emirhan, Serkan Kurtuluş, Sinan Osmanoğlu, Çetin Güngör ve Murat Akça Galatasaray'dan çağrılanlar...

23 Temmuz 2009 Perşembe

Serdar'ın şanssızlığı...


Daha önce Galatasaray paf takımında yaklaşık 25 maçını anlattığım ve beğeniyle izlediğim Serdar Eylik bugün Tobol maçında ilk 11'de sahadaydı. İlk maçına oranla bence gayet iyiydi ama şansız bir sakatlık geçirdi. Bu arada hatırlatayım kendisi tam bir top cambazıdır. Brezilya'da katıldığı turnuvalarda bireysel anlamda top cambazlığı konusunda dünya birinciliği var. Ayrıca geçen yıl Almanya'da düzenlenen futsal turnuvasında en değerli oyuncu ödülünü kazanmıştı. Not: Bu turnuvada 5 gol atmıştı. Kendisinin taklit yeteneği de en az futbolu kadar iyi onuda hatırlatayım. Galatasaray sağ gösterip sol vurdu diyebiliriz. Kampta Emre Çolak ön plandaydı ama bugün sahada Serdar Eylik vardı. 10 yıldır oynadığı Galatasaray alt yapısı dışında defalarca çeşitli kademelerdeki milli takımlarda da görev aldı. İlk yazım biraz çirkin oldu affedin...