22 Ekim 2009 Perşembe

Geçmiş olsun Berk...


A2 liginde Galatasaray'ın Kocaelispor ile oynadığı maçın ilk 25 dakikasında forma giyen ancak şansız bir şekilde sakatlanan Berk Neziroğulları yaklaşık bir buçuk ay sahalardan uzak kalacak. Kendisine buradan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. En kısa sürede sahalara dönmesini diliyoruz...

A2 Kadro...


Bu arada fotoğrafları kim çektiyse çok kötü çekmiş, tabi a takım değilki umrundamı, Özellikle Cemre'nin nereye baktığı belli değil... Onur dudağını bükmüş :) Emrah Yollu cücük bırakmış:)
Eray kardeşim Müslüm baba vari çıkmış:) Berk ile Mertan ikiz kardeş :)
Çeto tam bir asker gibi,Cumhur umreye gidiyor galiba:):):):)
Anıl Zlatan mavi boncuk :)Pisikopat Caner:):):):)
Cem'in yüzünü kedi cırmış:) Berkin dumanın vokalisti gibi, Yusuk Akyel baby face :)Orçun Damat ferit :) Gencay dişleri parlatmış:) Kara murat favorilerle italyanlar gibi olmuş:) Emre Yüksektepe şaşırmış noluo abi ya:) Taylan Tay (gibi) lan:):)):) iğrenc oldu:) rıdvana elektirik çarpmış, sedat polat alemdar :) Ufuk muhtar söze gerek bırakmamış, Uğur Ayhan küçük Emrah :):):)):)
ahmet kesim hep aynı bea babaaaaaa:)

Emre Çolak ve Sinan Osmanoğlu eksik yenisi eklenince onu yükliycem ;)

21 Ekim 2009 Çarşamba

FARK VAR...


Galatasaray 7 – Kocaelispor 0


A2 Ligi’nin 8.haftasında Florya Metin Oktay Tesisleri’nde Kocaelispor ile karşılaşan Galatasaray, rakibini 7-0 mağlup etti.

Grup sonuncusu rakibi karşısında oldukça rahat bir oyun sergileyen Galatasaray, karşılaşmanın ilk yarısını Anıl Dilaver ve Serdar Eylik’in ayağından bulduğu gollerle 2-0 önde tamamladı.

Galatasaray, ikinci yarının başında Emre Çolak’ın attığı golle 3-0 öne geçti. Üstün oyununu sürdüren takımımız, 62. dakikada Mertan Can Öztürk, 70. dakikada Yusuf Onur Arıkan, 78. dakikada Murat Akça ve 81. dakikada Anıl Dilaver ile bulduğu gollerle sahadan 7-0 galip ayrıldı.

Bu karşılaşma ile Galatasaray, A2 Ligi Marmara Grubu’ndaki ilk devre maçlarını tamamladı. 8. haftaya Beşiktaş’ın 2 puan gerisinde 2. sırada giren Galatasaray, A2 Ligi’nin ilk devresinde çıktığı 8 karşılaşmada 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak 19 puan topladı.

Galatasaray
Emirhan Ergün, Sinan Osmanoğlu, Murat Akça, Cumhur Yılmaztürk, Yusuf Akyel, Caner Öztel (Onur Arıkan), Emre Çolak, Serdar Eylik (Mertan Can Öztürk), Berk Neziroğulları(Uğur Ayhan), Anıl Dilaver, Serkan Kurtuluş


A2 Ligi 8. Hafta Sonuçları
İstanbul BŞB 3-0 Bursaspor
Kasımpaşa 1-3 Beşiktaş
Galatasaray 7-0 Kocaelispor
Kartalspor 1-1 Fenerbahçe

17 Ekim 2009 Cumartesi

16 Ekim 2009 Cuma

Örnek alınacak Adamlar (ZIZOU)


Zinedine Yazid Zidane (kabilce : Zineddin Lyazid Zidan) (d. 23 Haziran 1972, Marsilya - ), genelde Zizou lakabıyla tanınan Cezayir asıllı eski Fransız futbolcu.

Pelé, Platini ve Maradona'yla futbol tarihinin en büyük futbolcularından biridir. 2004 yılında, Pele'nin hazırladığı FIFA 100 adı altında gelmiş geçmiş yaşayan en iyi 125 futbolcular arasında yer aldı. 2006 yılında, Fransa'da en sevilen sporcu seçilmiştir[1] ; 1998, 2000 ve 2003 yıllarında FIFA tarafından yılın oyuncusu seçildi[2] ve 1998 yılında Ballon d'or ödülünü kazandı.[3] France Football dergisi tarafından iki kez dünya tarihinin ikinci en iyi fransız futbolcusu seçilmiştir.

Orta sahada, oyun kurucu mevkiinde oynayan fransız fultbolcu, Real Madrid ve Juventus FC gibi prestijli avrupa kulüplerinde oynamıştır. Bu kulüplerle çok sayıda yerel ve uluslararası kupalar kazanmıştır.

Futbolunu ve performansını özellikle Fransa Milli Takımı'yla kazandığı 1998 FIFA Dünya Kupası ve 2000 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda, ve final oynadığı 2006 FIFA Dünya Kupası maçlarında göstermiştir.[4] 2004 yılında Fransa Milli Takımı'nı bırakmış ancak Milli Takımın oynadığı kötü futbolu ve 2006 FIFA Dünya Kupası perspektifi ona yeniden Fransa Milli Takımı'nın yolunu gösterdi. 25 Nisan 2006 tarihinde, 2005-2006 sezonun sonunda, yani 2006 FIFA Dünya Kupası'ndan sonra, futbolu bırakacağını bildirdi.[5] Son maçını 9 Temmuz 2006 tarihinde Berlin'de 2006 FIFA Dünya Kupası Fransa-İtalya final maçında oynadı : maçın ilk dakikalarında panenka hareketi yaparak penaltıdan gol atmış ancak uzatma dakikalarında Marco Materazzi'ye kafa atarak kırmızı kart görmüş ve penaltı'lara kalan maçı bitirememişti.[6]

Cannes, Bordeaux, Juventus ve Real Madrid formaları giyen efsane oyuncu 686 maçta 125gol attı.

Milli takım kariyerinde ise 108 karşılaşmada 31 gol kaydetti.

Oyuncu ile bütün ayrıntılar http://tr.wikipedia.org/wiki/Zinedine_Zidane adresinde...

FIFA U20 Dünya Kupası En İyi Oyuncu ödülü

FIFA U20 Dünya Kupası En İyi Oyuncu ödülü adayları henüz açıklanmadan Ghanasoccernet 10 kişiden oluşan listeyi ele geçirdiğini iddia etti.

Gana Milli Takımı'ndan iki futbolcu, Adiyiah ve Osei'nin yer aldığı aday listesinde Brezilya'dan ise Alex Teixeira ve Giuliano yer alıyor.

Ancak Gana adına turnuvada 8 gol atan Adiyiah'ın ödülü almaya en yakın futbolcu olduğu söyleniyor.

U20 Dünya Kupası'nda "En İyi Oyuncu" ödülüne layık olması 10 ismin listesi ise şöyle:

Dominic Adiyiah - Gana
Alex Teixieira - Brezilya
Abdulrahman Amer - Birleşik Arap Emirlikleri
Giuliano - Brezilya
Florin Jungwirth - Almanya
Vladimir Koman - Macaristan
Cheol Ja Koo - Kuzey Kore
Josue Martinez - Kosta Rika
Mattia Mustacchio - İtalya
Ransford Osei - Gana

Şampiyon kim olacak...


Dünya gençler şampiyonası finali bu akşam saat: 21,00'de Brezilya ile Gana arasında oynanacak. Genç futbol severlere duyrulur. Eurosport ve TRT3'den canlı yayınlanacak. Keske ben anlatsaydım diyorum :) Her spikerin hedefi şampiyonlar ligi finali yada Dünya kupası finalidir ya nedense seviyorum bu gençleri...

Bu arada saat 18:00'da da Macaristan ile Kosta rika arasında 3. lük maçı oynanacak.

U17 Milliler, İrlanda Cumhuriyeti'ni 2-1 yendi


Nijerya'da 24-Ekim-15 Kasım 2009 tarihlerinde düzenlenecek FIFA U17 Dünya Kupası hazırlıklarını Antalya'da sürdüren U17 Milli Takımımız, özel maçta İrlanda Cumhuriyeti'ni 2-1 yendi. WOW Topkapı Place Otel Sahası'nda oynanan karşılaşmada gollerimiz 10. dakikada Süleyman Özdamar, 58. dakikada Furkan Şeker kaydederken, İrlanda Cumhuriyeti'nin golü 39. dakikada penaltı atışında Jeff Hendric'ten attı.

not: Kadroda gözüm Gökhan Töre'yi aradı ama yok. Geçenlerde Hurriyet gazetesinde Chelsea takımının izin vermediği için milli takıma gelemeyeceği yazılmıştı. Tff başkanı Özgener ile bu konuyu konuşmuş ve Fatih Terim'de ilgileneceğini söylemişti. Açıkçası görevi bırakınca ilgilenmemiş sanırım Çünkü Gökhan Töre kadroda yok. Takım için büyük eksik.

14 Ekim 2009 Çarşamba

Derbinin galibi F. Bahçe...


A2 liginde Marmara Grubunda Fenerbahçe sahasında karşılaştığı Galatasaray'ı maçın 26.dakikasında Berk Elitez'in attığı golle 1-0 galip ayrıldı. Fenerbahçe bu galibiyet ile puanını 15'e çıkarttırken Galatasaray 16 puanda kaldı. Sarı kırmızılılarda bu sezon A takıma yükselen ve A2 takımı formasıda giyen Serdar Eylik maçın 6. dakikasında penaltı kaçırdı.Fenerbahçe 1 – 0 Galatasaray

Saha: Lefter Küçükandonyadis Tesisleri

Fenerbahçe: Ertuğrul, Murat, Devrimcan, Hasan, Serhat, Enis (Dk. 80 Birindar), Barış (Dk. 70 Semih), Doğukan, Berk (Dk. 87 Yiğit), İsmail, Furkan

Galatasaray: Emirhan, Serkan (Dk. 45 Mertan Caner), Emrah (Dk. 46 Yusuf Onur Arıkan), Murat, Sinan, Serdar, Caner (Dk. 70 Uğur), Cumhur, Yusuf Akyel, Alparslan, Anıl
Gol: Dk. 26 Berk
Sarı Kartlar: Dk. 38 Berk, Dk. 71 Furkan, Dk. 88 Ertuğrul, Dk. 89 Yiğit (Fenerbahçe)

20 YAŞALTI DÜNYA KUPASI YARI FİNAL MAÇLARI

BREZİLYA U20 1-0 KOSTA RIKA U20
GANA U20 3-2 MACARİSTAN U20

13 Ekim 2009 Salı

U19 Milli Takımı, Almanya'yı 2-1 yenerek Elit Tura yükseldi


U19 Milli Takımımız, Lüksemburg'da düzenlenen U19 Avrupa Şampiyonası 1. Eleme Turu 3. Grup'taki son maçında Almanya'yı 2-1 yenerek grubu birinci sırada tamamladı.

Rodange Stadı'nda oynanan karşılaşmada gollerimizi 31. dakikada İsmail Haktan Odabaşı ve 46. dakikada Mustafa Olcaytu Ergen kaydetti. Almanya'nın golünü ise 87. dakikada Cenk Tosun kaydetti.

Milli Takımımızın grubunda oynanacak günün diğer maçında ise Lüksemburg, Moldova'yı 2-1 yendi. Grupta alınan bu sonuçlarla Türkiye ve Almanya, 1 Mart-31 Mayıs 2010 tarihlerinde yapılacak U19 Avrupa Şampiyonası Elit Turu'na yükselmeye hak kazandı.

10 Ekim 2009 Cumartesi

U20 Dünya Şampiyonası Çeyrek Final maçları...

Güney Kore 2-3 Gana


İtalya 2-3 Macaristan

U19 Milli Takımı, Lüksemburg ile 1-1 berabere kaldı


U19 Milli Takımımız, Lüksemburg'da düzenle U19 Avrupa Şampiyonası 1. Eleme Turu 3. Grup'taki ikinci maçında Lüksemburg ile 1-1 berabere kaldı. Rodange Stadı'nda oynanan karşılaşmada Milli Takımımızın golünü 59. dakikada Ali Helvacı kaydederken, Lüksemburg'un golünü 90+2. dakikada De Sousa attı.

Grupta Almanya 6 puanla lider durumda. Milliler 4 puanla ikinci lüksemburg 1 puanla
üçüncü son sırada ise Moldovya var. Ay yıldızlılar gruptaki son maçını Almanya ile oynayacak. Grubu ilk iki sırada tamamlayacak takımlar bir üst tura çıkacak...

9 Ekim 2009 Cuma

ARA BENİ LÜTFEN :)

İtalya liginin genç yetenekleri


1. Stevan Jovetic (Fiorentina, 19)
Bu sezon gösterdiği performansla Avrupa futbolunda olay yarattı. Eylül ayında, Real Madrid'in hocası Pellegrini tarafından geleceğin yıldızı olarak lanse edildi. Fiorentina'nın Liverpool'u 2-0 mağlup ettiği karşılaşmada yıldızı iyice parladı. Bu maçtan sonra birçok takımın ilgisini çeken Jovetic'in kontratına, onu bırakmak istemeyen Fiorentina yönetimi serbest kalmak için minimum bonservis bedeli maddesi ekledi.

2. Claudio Marchisio (Juventus, 22)
İrlanda yardımcı antrenörü Marco Tardelli onun için "O artık gelecek vadeden bir oyuncu değil; harika bir futbolcu" demişti. Söylemediği şey ise, Marchisio'nun bir İtalya efsanesi olan Tardelli'den bile iyi olabilecek tekniğe sahip oluşuydu. Bu sezon, şu ana kadar hem kulüp bazında hem de milli takımda gösterdiği performansla, ne kadar yetenekli olduğunu ispatladı.

3. Marek Hamsik (Napoli, 22)
Napoli'nin iki ayağını da kullanabilen maestrosu, Serie A'nın en iyi orta sahalarından biri ve çok sayıda gol atıyor. Bu sezon da şu ana kadar 7 maçta 5 gol kaydeden hızlı futbolcu, defanslar açısından marke edilmesi en zor isimlerden biri.


kaynak: goal.com

8 Ekim 2009 Perşembe

Rijkaard'ın B planı Emre Çolak Olmalı


Aslında yaz kampında kesin gözüyle a takıma alınması beklenen Emre Çolak direkten döndü ve Rijkaard tekrar alt yapıya gönderdi. Sevgili Müdürüm Okay Karacan Zaman Gazetesindeki köşesinde Rijkaard'ın Barca'daki döneminden bahsederek güzel bir yazı yazdı. Rijkaard'ın b planının Emre Çolak olması gerektiğini söyledi. Yüzde yüz katılıyorum...

(yazının bir kısmı)
Rijkaard haklı, iki forvete geçerseniz her şeyi yenilemek lazım. Bu yüzden Galatasaray'ın Rijkaard sistemini başarıyla uygulaması için duran topları iyi kullanan adamlarla duran topları gole çeviren adamlara birlikte ihtiyacı var..

Tüm yükü Arda tek başına çekemeyeceğine göre, B planı ikinci Arda olmalı..

Sezon başında bir Emre Çolak vardı mesela...


yazının devamı http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=900700&title=you-forever-walk-alone-sonsuza-dek-yalniz-yuruyeceksin

20 YAŞ ALTI DÜNYA KUPASI'NIN GÖZDELERİ (2)

C GRUBU:

ABD

Dilly(Dilaver) DUKA& Bryan ARGUEZ: Amerika’nın takımına baktığınızda gerçekten futbolun güzellikleri adına bir şeyler görmek zor. İlk maçta sonradan oyuna girerek dikkatimi çekmeyi başaran Dilaver Duka, yetenğiyle “düz” takımında kendi farklılığını belli ediyor. Topla sıcaklığı iyi olan bu oyuncu turnuvadaki iki iyi birleşik devletliden biri.(İlk adının Dilaver olması nedeniyle merakımı çelen bu oyuncuyla maçtan sonra konuşmayı başardım. Türk asıllı değil Arnavut asıllıymışve Türkiye’de oynamayı düşünebilirmiş). Diğer oyuncu ise defansif orta saha görevini üstlenen Bryan Arguez. Doğru zamanda doğru müdahaleleri yapabilen Arguez, kaptığı topları doğru şekilde kullanmayı biliyor.

ALMANYA

Lewis HOLTBY: Kesinlikle takımının kreatif özelliğinin %90’ını sırtlayan bir oyuncu. Çok doğru yerlere çok doğru şiddetle paslar atarak her an arkadaşlarını gol pozisyonunu sokmayı başaran Holtby, Almanya takımında en beğendiğim oyuncuydu. Bonservisi Schalke’de olan bu oyuncunun ismini ilerleyen zamanlarda Bundesliga’da duyacağımıza eminim.

Richard SUKUTA-PASU: Uzun boyu, güçlü fiziği ve teknik kapasitesi ile Almanya takımının ilerideki tek forveti görevini üstlenen bu siyahi oyuncu turnuva başlamadan önce BENDER kardeşlerle en çok merakla beklenen oyuncuydu. Turnuvada iyi işler yapıyor. Takımı Leverkusen’in şu an forvet bolluğunda Bundesliga’da kendine kiralık olarak başka bir takımda yer bulacağını ve önemli bir oyuncu haline geleceğini düşünüyorum.

KAMERUN

Olivier BOUMALE: Özellikle duran topları çok etkili kullanan bu oyuncu her iki kanatta da oynayabiliyor. Defansif anlamda gelişmesi gerekse de kötü Kamerun takımında kendini belli eden bir oyuncu. İspanya’da Albacete’de oynuyor. Gelişimi takip edilmeli.

KORE CUMHURİYETİ

Oh JAE SUK: Sağ bek pozisyonunda oynayan bu oyuncuyu iki maç izledim. Defansif anlamda mükemmel bir disiplini olan Jae Suk, ikili mücadelelerin yüzde 90 ‘nında ayakta kalmayı başaran taraf oluyor. İleri çıkarken topları rastgele değil ayağa oynamaya çalışmasıyla zeki bir bek olduğunu kanıtlayan Koreli ofansif anlamda biraz daha geliştiğinde çok sağlam bir oyuncu olacaktır.
Koo JA CHEOL: Kaptan takımının en başarılı oyuncusu diyebilirim. Orta sahada defansın önünde tek başına ön libero oynayan Ja Cheol’ün mücadele gücü 90 dakika boyunca devam ederken takımının kreatif yükünü de sırtlayabiliyor.Enteresan bir oyuncu.

D GRUBU:

GANA

Ransford OSEI: Turnuvada takım olmayı başarabilmiş az birkaç takımdan biri. 90 dakika boyunca tükenmek bilmeyen kondisyonlarını ilerideki yetenekli oyuncuları ile birleştirince her takıma kök söktürüyor bu Gana. Twente’nin oyuncusu olan Osei ise Gana takımının yetenekli ve güçlü orta sahasının getirdiği topları gole çevirerek önemli ve izlenmeye değer bir oyuncu olduğunu kanıtladı.
Takip edilmesi gerek diğer oyuncular: Quansah, Ayew, Mensah

URUGUAY

Tabare VIUDEZ: Uruguay takımı gerçekten izlenmeye değer bir takım. Potansiyeli yüksek olan birçok oyuncu mevcut. Viudez takımın en çabuk, yetenekli, rakibinin üstüne giden ve gole yakın oyuncusu. İngiltere’ye attığı bir vole golü var ki inanılmaz…

Nicolas LODEIRO: Takımı için her şeyi yapan bir kaptan. Defansif orta saha yada ofansif orta saha görevlerini rahatlıkla üstlenebiliyor. Ama asıl yeri orta sahanın ortası. Koşuyor, mücadele ediyor, top kazanıyor, topu ileri taşıyor, arkadaşlarını pozisyona sokuyor ve gol atıyor. İtalyan scoutları mest etti…

Jonathan URRETAVISCAYA: Cezası nedeniyle gittiğim iki Uruguay maçından sadece birinde izleme fırsatı bulduğum bu oyuncu ayağına çok hakim, agresif, topla hızlı ve pozisyon yaratmakta yeteneği olan bir oyuncu. Bir maçın tam 90 dakikasında oynadığını göremesem de bende iz bırakan bir oyuncu.
Stoperler Marcelo SILVA, Robert HERRERA ve Sebastian COATES(oyun stili Lugano’ya çok ama çok benziyor ama onun gereksiz oyun dışı agresiflikleri yok) ve orta sahada Mauricio PEREYRA aynı zamanda gelecek vadeden oyuncular…

E GRUBU:

BREZİLYA

Rafael TOLOI: Kesinlikle Brezilya’nın ileride çok yetenekli oyuncuları var ama beni mest eden oyuncu defansın tam ortasından geldi. Toloi’nin üst düzey top tekniği olmasına rağmen kesinlikle basit oynamaktan vazgeçmemesi, defanstaki soğukkanlılığı, müdahalelerdeki timing’i, pozisyonlardaki tehlike sezisi çok üst düzeyde. Bugün Türk olsaydı, 19 yaşında olan bu oyuncu, milli takımımızdaki “bir” stoperden iki kat daha iyi iş yapardı.

Paolo HENRIQUE: Fenerbahçe taraftarları hiç korkmasın yeni Alex yolda.. Özgüveni yüksek olan bu oyuncu ondan daha yüksek bir tekniğe sahip. Topla ilişkisi gerçekten çok klas. Duran topları iyi kullanabiliyor ve top saklamayı iyi biliyor. Fakat en önemli özelliği arkadaşlarına her zaman mümkün olan en iyi pası atması. Defansif anlamda ise yeterli değil takım savunmasına yardımcı olduğunu söylemek yanlış olur. İzleyenleri etkilediğini söylemek gerek..

Alan KARDEC: 1.88’lik boyuyla hava toplarında çok etkili olan bu oyuncu ayaklarına da hakim. Top kendisine geldiğinde rakip defansların çekindiği bir oyuncu olan Kardec, arkadan iyi beslendiği takdirdeJardel gibi bir gol makinası olabilir.

DIOGO: Brezilya’nın havasından olsa gerek sol bekler ofansif anlamda bir başka etkili oluyor sambacılarda. Her atakta oyuna katılan Diogo’nun üst düzey top tekniği ve kontrolü ile futsal temeli olduğu açıkça görülüyor. Birebirde ilk hareketi çok hızlı yaparak çok rahat adam geçen bu oyuncunun defansif anlamda gelişmeye ihtiyacı var fakat önündeki kanat oyuncusu içeri giren tarzda bir oyuncu ise sol kanadı çok daha etkili kullanıyor.

GIULIANO, SOUZA, DOUGLAS çok yetenekli ve takımları için önemli oyuncular. Takip edilmeliler.

ÇEK CUMHURİYETİ

Lukas VACHA: Sağ kanatta oynayan bu oyuncu çalışkanlığını yeteneği ile birleştirebilen bir isim. Ofansta çek takımının önemli oyuncularından.
Martin ZEMAN, Jan MORAVEK, Ondrej MAZUCH göze çarpanlardan, Avrupa liglerinde isimlerini duyacağız..

AVUSTRALYA

Kofi DANNING: Avustralya’nın siyahi sağ kanat oyuncusu Danning çabuk ve topla yetenekli bir oyuncu. İzlediğim 3 maçta da teknik direktör tarafından sağ kanada hapsedilmesi yanılış oldu bence. Takımda izleyenlerin dikkatini çeken tek oyuncuydu diyebilirim.

F GRUBU:

MACARİSTAN

Vladimir KOMAN: Takımı için kilit hale gelmiş bu oyuncu forvetle defans arasındaki ilişkiyi iyi kuruyor zaten mücadeleci yapısı ve teknik kapasitesi buna olanak sağlıyor. İtalyan takımı Bari’nin Macar oyuncuyu kadrosunda bulundurmasının nedeni oyuncuyu izleyince açıkça anlaşılıyor.

Özetlemek gerekirse dünya futbolu artık belirli bir taktiğe doğru gidiyor sadece çok küçük değişiklikler takımların oyun yapısını birbirinden ayırıyor. Artık herkes defansını 4’lü olarak kurarken ileride tek forvetli(güçlü,uzun ve teknik) ve kenarlarda daha ofansif oyuncu kurgusunu kullanıyor. Tek fark bazen çift ön liberolu bazen de tek ön liberolu sistemin tercih edilmesi oluyor.
Benim turnuvada en büyük üzüntülerimden biri de; tribünde Barcelona’nın, Arsenal’in, Atletico Madrid’in, Marsilya’nın ve ismini buraya yazmakla bitiremeyeceğim birçok dünya takımının scoutlarıyla, sahada izlediğimiz Türk bir oyuncunun hakkında konuşamamak oldu. Özbekistan’ın, Tahiti’nin olduğu bir turnuvada en azından biz bir üst tura çıkabilirdik. Yazık oldu…

U19 Milli Takımı, Moldova'yı 1-0 yendi


Sorumluluğunu Müfit Erkasap'ın, Teknik Direktörlüğünü Ogün Temizkanoğlu'nun yaptığı U19 Milli Takımımız, Lüksemburg'da düzenle U19 Avrupa Şampiyonası 1. Eleme Turu 3. Grup'taki ilk maçında Moldova'yı 1-0 mağlup etti. Rodange Stadı'nda oynanan karşılaşmada Milli Takımımızın golünü 66. dakikada Oltan Karakullukçu kaydetti.

Türkiye: Metin Uçar, Emre Yüksektepe (Dk. 67 Berk Neziroğulları), Volkan Dikmen, Necip Uysal, İsmail Haktan Odabaşı, Cem Sultan, Emre Çolak (Dk. 64 Oltan Karakullukçu), Erkan Kaş (Dk. 46 Abdulkadir Kayalı), Erhan Karayer, Mustafa Olcaytu Ergen, Cenk Güvenç.

7 Ekim 2009 Çarşamba

Sergen'e Küfür...


Beşiktaş'ın A2 takımının başına geçtiğini duyunca çok sevinmiştim. Çünkü bizde herkes tepeden başlamak istiyor. Sonları ise hep aynı bitiyor. Ama Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük yeneteklerinden bitanesi bunu anlatmama da çok gerek yok zaten. Şimdi Arda nasıl tüm takım taraftarları tarafından seviliyor ise Sergen'de yeteneğiyle futbol tutkunlarını herkesi kendine hayran bırakmıştı. Dün Vakıfköy tesislerinde Beşiktaş a2 takımı Bursaspor ile karşılaşıyor. Maçı siyah beyazlılar 3-1kazanıyor. Haber bu değil aslında... Maç sonu Sergen Yalçın'a küfür ediliyor. Soruyorum O Vakıfköy tesislerine Sergen gibi birisi kaç kez geldi? Yazık gerçekten yazık. Futbol ülkesi olamamak bu olsa gerek. Bu güzel oyunun kuralının sadece kazanmak olmadığını öğrenmemiz ve öğretmemiz gerekiyor. Geçen yıl bende o tesislerdeydim Galatasaray, lider durumdaki Bursa'nın paf takımını 5-0 yeniyordu. Başka yerde olsa lideri 5-0 yenen oyuncular alkışlanırdı ama anaları avratları düz gidilmişti. Eskilerimizden duyuyoruz stadlarda maçlar yarı yarıya taraftarla izlenirmiş. Şimdi yüzde 5. Teknoloji ve başka alanlarda ileri doğru gidiyor olabiliriz ama bazı konularda geriliyoruz...

6 Ekim 2009 Salı

Emre Yüksektepe Milli oldu...


Onu geçen yıl Galatasaray Süper genç takımından tanıdım.

Çok efendi.

Yanı sıra çok hızlı ve etkili bir oyuncu.

Galatasaray-Beşiktaş maçı oynanıyor son on dakika'da Halim fıçıcı oyuna aldı. Karşılaşma 2-2 devam ediyordu.

Ambiane tabirle sağ kanadı yardırdı ve inanılmaz bir gol attı. Aklıma bu şekilde yer edinmişti.

U19'un milli takım kardosuna çağrılmış. Hayırlı olsun onun adına çok sevindim.

Futbola Altınova kulübünde başlayan Emre 2007 yılından bu yana Galatasaray alt yapısında oynuyor.

Geçen sezon Dsgl'den takıma katılan ve en fazla forma şansı bulan isimlerden bitanesi...

Galatasaray'ın emektar hocalarından Halim Fıçıcı'nın üzerinde emeği çoktur...

Bu arada 1991 Doğumlu Yüksektepe Geçen sezon DSGL'de 25 maçta 5 gole imza atmıştı...

Bolu'yu Anıl vurdu...


İnternetten izledim maçı. wwww.galatasaray.com adresinden. Maçın ilk yarısı 0-0 bitti ikinci yarıda soldan Caner Öztel ortaladı gelişine çok şık bir vuruşla Anıl Dilaver Galatasaray A 2 takımının tek golünü attı. Sarı kırmızılı gençler maçı 1-0 kazanarak puanını 16'ya çıkarttı ve gruptaki liderliğini sürdürdü.

Not: Anıl Dilaver bu sezonki 4. golünü attı...

Sinan Osmanoğlu cezalı olduğu için oynayamadı. Cem sultan, Berk, Emre Çolak ve Emrah Yollu, Eray İşca ve Emre Yüksektepe Milli takım kadrosunda yer aldığı için kadroda değildi. Galatasaray takımına büyük umutlarla transfer edilen Alparslan Erdem ve Serkan Kurtuluş'da 90 dakika forma giydi. A takımda oynamaları imkansız tabi. Yazık yıllık 600 bin tl kazanan ve büyük umutlarla transfer edilen bu oyuncuların ne yazıkki Berk ve Onur'dan hiç bir ekstra özelliğide yok bunu oynadıkları bu maçlarda çok rahatlıkla görebiliyoruz. Tek fark O çocuklar 2-3 ayda bir yatırılan 1.500 tl maaşa oynarken onlar 600 700 bin tl'ye oynuyor. Antrenör Nedim Yiğit'inde bu işten cok hoşnut olduğunu sanmıyorum. Oda kendi oyuncularını oynatmak ister napsın ama emir yukarıdan...

20 YAŞ ALTI DÜNYA KUPASI'NIN GÖZDELERİ

"Alp Şengünler" Yetenek avcısı... Alp Mısır'da düzenlenen kupayı yakından takip edenlerden rica ettim kendisinden bir yazı yazıp gönderirmisin diye. Oda kırmadı ve açıkçası beklediğimden daha kapsamlı bir şekilde güzel bir yazı yazmış. Noktasına virgülüne dokunmadan ilk bölümü yayınlıyorum.

Teşekkürler Alp...

Dünya futbolunda çok önemli oyuncuların 18 yaşında bile üst düzey rekabete dahil olduğu yeni dönemde Mısır’ın evsahipliğini yaptığı 20 Yaşaltı Dünya Kupası şu sıralarda bizlere birçok yeteneği görme fırsatı tanıyor. Geride kalan 7-8 senelik süreye baktığımızda Saviola, Messi, Agüero gibi yıldızları taçlandıran bu turnuvanın bu yıl da çok önemli isimleri parlatacağı kesin gibi gözüküyor. Şampiyonada olgunluk düzeyi üst seviye ulaşmış oyuncuların yanı sıra potansiyeli gerçekten yüksek olan ve turnuvanın ardından kendi liglerinde gelişimleri takip edilmesi gereken birçok oyuncu mevcut… Bazı takımlarda birçok oyuncu göze çarparken bazılarında ise neredeyse izleyenleri etkileyen hiçbir oyuncu olmadı. Ben de gruplarda sırasıyla bu birkaç oyuncudan bahsetmek istiyorum.

A GRUBU:

MISIR
Afroto: 21 kişilik Mısır kadrosuna tam 9 oyuncusunu gönderen ülkenin lokomotif takımı Al Ahly’nin oyuncusu olan Afroto; takımının en çok öne çıkan oyuncusu konumunda. İki kanatta da görev yapabilen solak isim, topla oldukça süratli ve son vuruşları etkili bir şekilde yapabiliyor. Bire birde adam geçerken patlama özelliği sayesinde rakibinden kopabilen ve de çoğu zaman faulle durdurulabilen bu oyuncu, serbest atışları da etkili kullanarak top ona her geldiğinde tehlike yaratmayı başarabiliyor. Eğer Mısır takımından herhangi bir oyuncu Avrupa’ya transfer olursa ilk ikide Afroto’nun olacağı kesin gibi gözüküyor.

Mohamed TALAAT: Takımının oyun düzeninde tek forvet olarak görev yapan bu oyuncu fiziği ve görünüşü ile Mido’yu andırsa da rakip defansları zorlayabilen ve pozisyon yaratmayı başarabilen bir forvet. Top rakipdeyken pres yaparak defansı rahat çıkartmıyor ve ceza sahasındaki stabil olmayan hareketli oyun yapısıyla gelecek vadeden bir oyuncu. Gelişiminin kesinlikle takip edilmesi gerek..


PARAGUAY

Ronald HUTH: Bonservisi Liverpool’da bulunan fakat Vicenza’da kiralık olarak forma giyen bu stoper üstün fiziği ve özgüveni ile Paraguay’ın dikkat çeken isimlerinden. İkili mücadelelerde başarı yüzdesinin yüksek olmasının yanı sıra ani müdahalelerde rakip yerine topa girerek önemli bir oyuncu olduğunu ilk maçtan kanıtladı. İzlediğimiz iki maç sonunda tek hatasında -belki de özgüveni yüksek olması nedeniyle – kırmızı kart gördü. İsmini ilerleyen senelerde önemli defans oyuncuları arasında duymamız muhtemel..

Gustavo CRISTALDO: Sol kanada yakın görev yapan bu oyuncu açıkçası takımında en çok göze çarpan 2-3 oyuncudan biri. Oyun görüşünün yüksek olmasının yanı sıra ofansif orta saha olarak görev yapan bu oyuncu defansif anlamda da çok çalışkan. Topla her buluştuğunda diğer kanattaki Villarealli arkadaşı Hernan PEREZ gibi takımını hızla atağa kaldıran bu isim Paraguay’ın turnuvada üst turlara çıkmasını sağlayabilir..


Federico SANTANDER: Şampiyonada birçok takımın artık tek forvetli ve orta sahayı kalabalık tutan bir oyun anlayışı ile sahaya çıktığını görüyoruz. Dolayısıyla ilerideki bu tek forvetin birçok özelliği bünyesinde barındırması gerekiyor. Uzun boylu ve kalıplı sayılabilecek Federico Santander çok çalışkan olmasının yanı sıra arkadaşları için pozisyon hazırlayabilecek kadar teknik dolayısıyla gol vuruşlarında becerikli bir oyuncu. Kesinlike takip edilmesi gerek.

İTALYA

Silvano RAGGIO: Oyun stili, mevkisi, hırsı ve fiziki benzerliği ile Daniele De Rossi’yi andıran bu oyuncu takımının hem defansta hem ofansta en önemli oyuncusu. Geride önemli müdahaleleri ile topu kazanabilen bu isim bu topu kullanmaktan çekinmeyen ve aynı zamanda da sıkıntı çekmeyen bir oyuncu. Savaşçı kimliği şu turnuvada takımı İtalya’yı ayakta tutan önemli özelliklerden biri.

B GRUBU:

NİJERYA

Obiora NWANKWO: İlk maçında stoper olarak başlayan bu defans oyuncusu değişiklikler sonucunda orta sahaya geçerek bizlere zeki bir oyuncu olduğunu, doğru paslarla takımını rahatlatan ve ileri çıkmasını sağlayan biri olduğunu kanıtladı. Nijerya’nın göze çarpan oyuncularından..

VENEZUELA

Jonathan DEL VALLE: Venezuela’nın en öne çıkan ismi olan DEL VALLE bu yazı kaleme alınırken 4 golle turnuvanın en golcü oyuncusu konumunda. Golü koklayabilen bir forvet ve gol vuruşları oldukça etkili. Hızıyla bir anda rahat olduğunu düşünen bir defans oyuncusuna tehlike yaratıp kendine gol şansı yaratabiliyor.

İSPANYA

Fran MERIDA: Zaten fazla bir şey söylemeye gerek yok, Merida klas İspanyol takımının oyunuyla da beraber turnuvanın yıldızı olmaya aday. Güzel gollerine ve paslarına devam ederek Arsenal’in gençler konusunda ne kadar doğru işler yaptığını birkez daha ortaya koyuyor. Takımını en azından yarı finale kadar taşıyacağını düşünüyorum.

Aaron NIGUEZ: Milli kadroya şu an ikinci ligde bulunan Celta Vigo’dan dahil olan bu oyuncu yüksek hızı ve gol vuruşlarıyla, gol yüzdesi yüksek olan bir kanat oyuncusu. Bu oyununa devam ederse turnuvanın ardından transfer yapması çok yüksek bir ihtimal.

Daniel PAREJO: Tabiiki Merida, Niguez ve Asenjo gibi isimler İspanyol takımında en çok konuşulan isimler ama benim en çok beğendiğim oyuncu orta saha oyuncusu PAREJO oldu. Topla çok rahat ve saha içerisinde %90 oranında yapılabilecek en doğru hareketi yapıyor. Paslarının şiddeti ve isabeti olağanüstü. Takımını oldukça rahatlatıyor ve ön taraftaki hızlı oyunculara en uygun pasları atmayı iyi biliyor.

Emilio N’SUE: Afrika orijinli bu oyuncu tek forvet olarak görev yaptığı takımında hızını, tekniğini ve fizik gücünü dengelemiş bir isim olarak öne çıkıyor. Zaten karşı kaleye rahat gidebilen İspanyol takımında ileri atılan toplar onun sayesinde geri dönmüyor, orada kalarak oyun kurulabiliyor. 2 – 3 sene içerisinde La Liga’da ismini büyük harflerle duymamız mümkün.



devamı gelecek...